Gebelik sırasında gereğinden fazla kilo almamamız gerektiği, hem kendimiz, hem bebeğimiz için nasıl beslenmemiz gerektiği o kadar çok vurgulandı ki aylık doktor ziyaretlerinin sağladığı kontrollerle beraber bunu başarmak bir nebze daha kolaylaştı. Ya doğum sonrasında? Gebelikte alınan kiloları vermek şöyle dursun, bazı anneler emzirme döneminde gebelik döneminden daha çok kilo alıyor. Doğum sonrası emzirirken diyet yapılacak zaman değil!!! Peki, neler yapılabilir? Bu dönemde niye kilo alınır? Bunun nedenlerini ve nasıl üstesinden gelebileceğimizi anlattığım liste (bizzat yaşayarak ve gözlemleyerek hazırladığım) aşağıda. Buyrun lütfen:
– Emzirmek, çok enerji kaybettiren bir şey, emzirmenin hemen ardından açlıktan gözünüz dönebilir ve önünüze gelen ilk çikolataya, ilk kurabiye kavanozuna ya da tebrik etmeye gelen akşamki misafirlerin getirdiği yaş pastaya göz dikebilirsiniz, normal… Beyin pratik bir organ, “Açsın, git hızlıca harcadığın enerjiyi yerine koy.” der, siz de hızlı enerjinin şahı tatlı ve türevlerine saldırırsınız. Sonra anneniz, kayınvalideniz, evdeki görmüş geçirmiş misafir teyze gelir sırtınızı sıvazlar, “Aferin kızım, ye, ye, süt yapar.” der, bir baklava da o sıkıştırır ağzınıza :) Durun! – Bu dönemde kesinlikle öğün atlamayın, öğün atlamak şurada dursun, emzirdiğiniz için ekstra kalori almanız gerekir. Öğün atlarsanız, emzirirken sizden gidenleri yerine koyacak dengeli besinler yerine boş kalorili tatlılar yer, hem gereken beslenmeyi sağlayamaz, hem yeterince doymaz, hem de en rahat olmanız, hapur hupur yiyip kilo almamanız gereken bu dönemde kilolara davetiye çıkarırsınız.
– Öğün atlamamanın sırrı evde düzenli yemek pişmesi, her daim dolapta tencere yemeğinin bulunması… “Azıcık vaktim olsa, ben zaten uyurum.” dediğinizi duyar gibiyim. Haklısınız… Bunun için pratik neler yapılabilir, burayı tıklayın.
– Bu dönem, zamanınızın – özellikle ilk aylarda- sizin kontolünüzde olmadığı bir dönem. Miniş uyumazsa uyumaz, gecenin ortasında uyanır, sabaha kadar gözünü kırpmaz, bunlar olmayacak şeyler değil. İlla ki yemek yapmaya bile zamanınızın olmadığı günler olur. Evinizde sağlıklı atıştırmalıklar bulundurun. Bir tarif size: Yoğurdun içine ceviz parçaları, fındık, doğranmış kuru kayısı, incir, yulaf kepeği, badem atın, mis gibi yiyin, gerçekten sağlıklı ve sizi biraz olsun tutar, ben yapar, yerdim bunu, sonra arada keyfi de yapmaya başladım:) Bu tarifi kendi sevdiğiniz yemişlere göre çeşitlendirebilirsiniz. Tabi ki bu ana öğün değil ama aç kalmaktan, öğün atlamaktan, kaşık kaşık krem çikolata yemekten iyidir. Yediğim yoğurt da en tazesinden, en doğalından olsun diyorsanız evde yoğurt mayalama tarifi için burayı tıklayın lütfen.
– Evde mutlaka çorba bulundurun. Ben özellikle evde artık çocuk varsa o evin çorbasız bir gününün geçmemesi gerektiğini düşünenlerdenim. Tabi ki hazır çorba değil, ama onun kadar pratik olan tarhanayı evinizden bence eksik etmeyin.
– Sabahları mutlaka yumurta yiyin. Öğünlerinizde yediğiniz et, yoğurt ve peynir miktarlarını arttırın. Tüm bu protein kaynakları hem sizi daha uzun süre tok tutar, hem de emzirirken kaybettiğiniz proteini yerine koymanızı sağlar.
– Bazen dolaptaki yemeği ısıtmak bile zor gelir, bekleyemezsiniz, o zaman abur cubur dolabındaki bir paket janjanlı cips, bir paket kek size çapkın bir kadın gibi göz kırpar. Bu çapkınlıklara gelmemek için bu paketleri gözünüzün önünden kaldırın. Bu paketler dolap kapağını her açtığınızda size görünüyorsa bir yerden sonra yemeyecekseniz de aklınıza düşer, yersiniz. Badem, fındık, fıstık, kuru meyvelerle bu ambalajlı atıştırmalıkların yerlerini değiştirin.
– Süt yapar diye size önüne geleni ölçüsüzce yedirmeye çalışanlara bakmayın. Nelerin süt arttırdığını biliyorsunuz, ” Yoo, bilmiyorum..” diyorsanız burayı tıklayın. Bunu okuyacak zamanım yok diyorsanız hemen bir ipucu: Tatlı süt yapmaz… Su iç, uyu, mutlu ol!
– Uykusuzluk, kendini abur cuburlamanın başka bir nedeni. Bu sütün miktarını da etkileyen bir konu. Öz tavsiyem, ıvır zıvır, ayrıntı temizlik, ev işi vs uğraşmayın, bebek uyurken her fırsatta uyuyun, hayırlıya gelen misafirlere ziyafet vereceğim diye kendinizi hırpalamayın, onlar bebek görmeye geliyor, yemeye değil, imkanınız varsa yardımcı alın, yoksa çevrenizdekilerin yardım tekliflerini işinize yarayacaksa kabul edin, gurur yapmayın :) – ( ben yapardım, ondan öyle diyorum, şimdi düşünüyorum “Süper Kadın” olmaya gerek yok, zaten Süperman de yalan…)
– Düzensiz ve sağlıksız beslenmeye neden olan başka bir ana nedense bu dönem oluşabilecek endişeli, hüzünlü ya da hayatın ani değişiminden kaynaklanan stresli ruh hali. Bunun içinse sizi iyi hissettiren, size her konuda yardımcı olabilecek insanları çevrenizde tutmaya çalışın. Kendinize zaman ayırabilmeniz için çevrenizden yardım isteyin, ayıp değil.
– Her fırsatta banyo yapmaya ve açık havaya çıkmaya (eğer hava durumu uygunsa özellikle bu fırsatları kaçırmayın) çalışın, ikisi de sizi rahatlatır, kendinizi toparlamanıza, uykusuzluğa, mutsuzluğa, endişeye iyi gelir.
Bunlar size, emzirme döneminde sağlıksız beslenmenin önüne geçmeniz için naçizane önerilerim. Bu kadar enerji harcanan bir dönemde hiç mi tatlı, hamurişi yok? Tabi ki var, hayatımda yemediğim aşure ve kabak tatlısını ben emzirme döneminde yedim ve kilo almadım, ama iki şeye dikkat ettim. Birincisi, bunların evde yapılmış olması, ikincisi bunların ana öğün haline getirilmemesi. Karnınızı yemekle doyurun, tatlıyı cila gibi üstüne çekin. O zaman inanın tadından yenmeyecek bir lohusalık geçirirsiniz.
Sevgiler,
Not: Bu yazı sizin için yararlı olduysa “Lohusanın Düşmanları” başlıklı yazıyı da beğenebilirsiniz. Uykusuz Anne
[…] Karnınızı boş karbonhidratlarla doyurmayın. Eğer emzirirken kilo almaktan muzdaripseniz, “Sütüm artsın derken kilo alıyorum!!!” başlıklı yazıyı okumanızı tavsiye […]